Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) medya yapılanmasına yönelik, "fuatavni" hesabının kurucusu olduğu tespit edilen firari Said Sefa ile başka suçtan tutuklu Atilla Taş'ın da aralarında bulunduğu 29 sanığın yargılandığı davada, tutuklu 13 sanığın bu hallerinin devamına karar verildi.
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, daha önce alınan ara karar gereği tanık olarak dinlenilmesine karar verilen bazı gazeteciler tanık olarak dinlenildi.
Tanık anlatımlarından sonra tutuklu 13 sanık ile başka suçtan tutuklu 12 sanık ve avukatlarının talepleri alındı. Bu davanın tutuklu sanıkları söz alarak, tahliyelerine karar verilmesini talep etti. Avukatları da aynı talepte bulundu.
Bu dava kapsamında 31 Mart'taki duruşmada tahliye olduktan sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından başlatılan "darbeye teşebbüs" suçu kapsamında haklarında tekrar gözaltı kararı çıkarılan ve sevk edildikleri mahkemece tutuklanan 12 sanıktan biri olan Yakup Çetin, tahliye edilmesine karar verildikten sonra tekrar tutuklanmasına yönelik karar verilmesini eleştirdi.
- "Müvekkilimin psikolojisi bozuldu"
Savcının talep etmesi üzerine hakkında tahliye kararı verilen sanıklardan biri olduğunu belirten Çetin, "Tutuklandığım süreye kadar yaşadıklarım için hakkımı helal ediyorum ama o gün bana yaşatılan için kimseye hakkımı helal etmiyorum. O gün bana onları yaşatan herkesin ahirette iki elim yakasında olacak." diye konuştu.
Söz alan bu davanın tutuklu sanıklarından Hanım Büşra Erdal'ın avukatı Ümit Kardaş ise, tahliye edildikten sonra tekrar tutuklanmasına karar verilen müvekkilinin psikolojisinin bozulduğunu belirtti.
Bazı sanıklar da duruşmanın küçük salonda yapılmasından şikayetçi olurken, kendilerini görmeye gelen ailelerinin duruşma salonuna alınmadığını söyledi. Sanıklar, duruşmaların büyük salonda yapılması talebinde bulundu.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, 13 tutuklu sanığın bu hallerinin devamına hükmederek duruşmayı 6 Temmuz 2017'ye erteledi.