Sapanca Gölü kenarında çay bahçesi bulunan ve göl suyunun sahilden her gün biraz daha uzaklaştığını söyleyen Nihat Alemdar, "Sular çekilince su yüzeyi sürekli yosun ve bitkilerle kaplanıyor. Daha önceden böyle bitkiler çıkmazdı. Sahilden yaklaşık 100 metre su çekildi. Suya girdiğinizde de ayağınızın batak bir zemine bastığını hissediyorsunuz. 15 gün önce Eskişehir'den Devlet Su İşleri'nden bir ekip buraya inceleme yapmaya geldi. Derelere ve buralara bakıp gittiler. Göle boşalan dereler kurudu. Buradaki Kurtköy Deresi'yle de dağdan göle çok miktarda su gelirdi. Derelerin geldiği yer su fabrikalarının bulunduğu bölge. Simdi seviyesi çok düştü çok az su geliyor" diye konuştu:
YÜZMEK TEHLİKELİ HALE GELDİ
Yine göl kenarından tesisi bulunan Serdal Kabasakal da durumun endişe verici olduğunu söyledi. Kabasakal, "Çocukluğumuzdan beri Sapanca gölü çevresindeyiz. Daha önceden iskeleden yüzmek için atlardık. Su şimdi iskelenin ayaklarından en az 25-30 metre ilerde ve yosunla kaplı. Suların çekilmesi nedeniyle göle girişler de yasaklandı. Çünkü şimdi suya girmek daha tehlikeli. Su uçuruma kadar dayandı. Birden derinleşiyor. Çok fazla çekilme oldu" dedi.
Kabasakal şöyle devam etti:
"Kuraklık önümüzdeki yıl da devam ederse önemli derecede sıkıntı olacaktır. İçme suyu kalitesi değişecektir. Dağdan gelen kaynaklar da su fabrikaları nedeniyle eskisi gibi akar durumda değil. Derelerden göle su gelmiyor. Gölün kendi kaynakları yeraltı kaynakları da kurumuş durumda. Üzerinde yürüdüğümüz yerlerde eskiden yüzerdik. Geçen yıl bulunduğumuz nokta yaklaşık 3 metre derinlikteydi. Su çekildiği için uçuruma kadar dayandı. Bir iki metre sonra su insanların boyunu geçiyor. Çocukları suya sokmamaya çalışıyoruz. Bu yıl iki kişi boğuldu."