ÖNE ÇIKANLAR :
GÜNDEMTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 11 Kasım 2013 Pazartesi 14:51

Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı


Belçika Başbakanı Elio Di Rupo, "İçimizdeki kişilerin tek başına tecrit olmuş eylemleri işe yaramaz, yetmez. Sefaletle, fakirlikle mücadele, çevresel kaynakların korunması için hep birlikte mücadele etmeye devam edelim" dedi.
Rupo, CHP'nin ev sahipliğinde Hilton Otel'de düzenlenen Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Haiyan tayfununun binlerce kişinin ölümüne neden olduğu Filipinler'de yaşananlardan dolayı üzüntüsü dile getirdi. Mali'de gazetecilerin öldürülmesini de kınayan Rupo, "Hiçbir şiddetin açıklaması olamaz. Ggazetecileri öldürmenin mazereti olamaz" dedi.

Rupo, Sosyalist Enternasyonal'e katılan biri olarak, yürütmede sorumluluk üstlenen kişilerin, sosyal ilerleme için mücadele eden ancak muhalefette olan dostlarına yardımcı olması gerektiğini belirterek, "Kendi ülkemizde çözmemiz gereken sorunlar var ama bütün bu farklılıklara rağmen hepimizin biraraya gelmesi, açlıkla, sefaletle, savaşla, karanlığa iten güçlerle mücadele etmemiz gerekiyor. Bütün adaletsizliklere, eşitsizliklere karşı mücadele etmeliyiz" diye konuştu.

Avrupa'nın mali krizden sıyrılamadığına değinen Rupo, sosyal güvenliğin yüksek olduğunu Avrupa üllkelerde krizin, sosyal güvenlik sistemlerinin yok edilmesi için bir bahane olarak kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi.
Rupo, özgürlük taleplerini dikkate almak gerektiğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Yüz yıl sonra ilk defa kimyasal silah kullanıldı. Şam'da kullanılan bu silahlar yüz yıl sonra daha da barbarca kullanıldı, sivilleri masumları hedef aldı. Bugün bir barbarlığın, zalimliğin sonu için, demokrasi, özgür bir toplum için mücadele verenlerin yanında olmalıyız. Her nerede acı çekiliyorsa biz de bu mücadeleye katılmalı, acılara son vermeliyiz. Umuyorum ki diplomasi muzaffer çıkacaktır. Muhalefeti de selamlıyorum, Cenevre toplantısına katıldılar. Bu kriz bir başarısızlıkla sonuçlanmamalı. Bu süreç bütün bileşenlere biraraya gelme imkanı vermeli.
Ortadoğu'da İsrail ve Filistin arasındaki barış müzakerelerine destek vermemiz gerekiyor. Gerçek çözüm isteyenlere destek olmalıyız. İran'da da ay sonunda önce umuyorum ki bir çözüm bulunur ve İran'ın nükleerleşmesinin önüne geçilir. İçimizdeki kişilerin tek başına tecrit olmuş eylemleri işe yaramaz, yetmez; sefaletle, fakirlikle mücadele, çevresel kaynakların korunması için hep birlikte mücadele etmeye devam edelim."

- "Otoriter liderler, dini liderler insanların temel ilkelerini gözardı ediyor"

Sosyalist Enternasyonal Başkanı Yorgo Papandreu, Yunanistan'daki hükümetin güven oylamasına katılmasının ardından İstanbul'a dönerek, toplantıya 12.00 civarında geldi.
Toplantıda konuşan Papandreu, bir süre önce ABD'ye giderek, konferans verdiğini dile getirerek, şunları anlattı:
"Çok soru aldım. 'Sosyalist olmak ne demek ve neden sosyalist oluyorsunuz?' diye sordular. 'Temsil ettiğimiz değerler, demokrasi, insan hakları, sosyal adalet, sürdürülebilir ve yeşil büyüme ile ihtilafların barışçıl çözülmesi' dediğim zaman çok alkış aldım. Bu temel değerler, küreselleşen ekonomide daha da zorlukla karşılaşıyor. Bireysel olarak, rekabetçi bir çabayla insanlar birbirlerini geçmeye çalışıyor."
Demokrasi, sosyal adalet olmadan eşitlik ve sürdürülebilir büyüme olamayacağına işaret eden Papandreu, şöyle devam etti:
"Demokrasi, pek çok cephede mücadele etmek demektir. Birinci cephe, özgürlük mücadelesi; otoriter liderlere, diktatörlere karşı bir özgürlük hareketi. Tıpkı Suriye'de gördüğümüz gibi. İkincisi, demokrasiye geçiş dönemi; temel ilkeleri güçlendirmek, yeni bulunan özgürlükleri daha güçlü hale getirmek, yeni otoriterliği, dogmalığı, kökten inanışları bir kenara itmek ve vatandaşları özgürleştirmek. Üçüncü olarak demokrasiyi yeniden kurmaya çalışmak. Otoriter liderler, dini liderler, insanların temel ilkelerini gözardı ediyorlar, azınlık hakları gibi, kadın hakları gibi. Biz, Türk kadınlarının kendi hakları için yaptıkları mücadelede onlarla birlikteyiz, onları destekliyoruz."
Sosyalizme, geçmişte olduğundan daha fazla ihtiyaç duyulduğunu belirten Papandreu, "Küresel kurumlar çok daha temsil edilebilir unsurlara sahip olmalı. Bizim gücümüz ancak birleşirsek ortaya çıkar" dedi.
Bir rapora göre, siyasi partilerin toplumlarda en çok yolsuzluk yapan kurumlar olarak görüldüğünü aktaran Papandreu, "Demokrasinin iyi işleyebilmesi için sorumlu partilere ihtiyaç var. Partilerimiz daha kaynaştırıcı, dahil edici, şeffaf olmalı. Karar verme sürecine daha fazla insan katılmalı, yeni hareketleri, mesela Gezi hareketini de içine çekmeli" diye konuştu.

- "Barış için, güvenlik için iyi olan şey ne ise bir orada olacağız"

Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Luis Ayala da önümüzdeki yıllarda izleyecekleri yolu tespit etmek için toplandıklarını ifade ederek, "Demokrasi, insan hakları için büyük mücadele var bu bölgede. Biz 168 partiden gelen kişiler, demokrasinin mimarlarıyız. Bütün dünyadaki geçiş dönemine yardımcı oluyoruz. Arap dünyasında demokrasi için mücadele eden insanlara destek veriyoruz" diye konuştu.
Ayala, ortak amaca yönelik mücadele etmek için daha fazla insana ihtiyaç olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Tahrir bir sembol haline geldi. Tunus'un caddelerinde aynı şey var. İleriye doğru gidecek tek yol demokrasidir. Geçiş döneminde diğer kişileri de fark etmemiz, onları da görmemiz gerekir. Mursi, Mısır toplumuna anayasayı empoze etmeye çalıştı ve arkasından bir askeri darbe geldi. Her ikisi de doğru yol değil. Doğru yol, ancak demokrasiyi yerleştirerek olur. İnsanlar birarada barışı ve zorluklara rağmen demokrasiyi getirebilirler. Barış için güvenlik için iyi olan şey ne ise bir orada olacağız."

 

KAYNAK:
AA
ETİKETLER:
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER