İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Birimi savcılarından Ekrem Aydıner'in yürüttüğü soruşturma kapsamında aralarında iş adamı Rıza Sarraf ile Barış Güler ve Salih Kaan Çağlayan'ın da bulunduğu 53 kişi hakkında verilen takipsizlik kararına yapılan itirazları inceledi.
Hakimlik, müşteki Orhan İnce'nin itirazının esas yönünden, diğer kişi ve kurumların itirazlarının ise usul yönünden reddine karar verdi.
Hakimlik kararında, Başsavcılığın takipsizlik kararına aralarında müşteki Orhan İnce'nin de bulunduğu bazı kişiler ve kurumlarca itiraz edildiği anımsatılarak, "İtiraz eden kişilerden Orhan İnce'nin suç tarihinde emniyet müdürü olarak görev yaptığı, dosyada müşteki sıfatı ile ifadesinin alındığı, diğerlerinin ise dosyanın tamamında ya da kısmen soruşturma esnasında görev yapan kolluk görevlileri ile dosyanın mağduru olmayan kişi ya da kuruluşlar oldukları, dosya kapsamında taraf sıfatlarının bulunmadığı anlaşılmıştır" ifadesine yer verildi.
İtiraz hakkının suçtan zarar gören kişilere verildiği belirtilen kararda, "İtiraz hakkı esasta suçtan zarar gören şikayetçiye ve şikayetçisi bulunmayan hallerde karar veren cumhuriyet savcısının bağlı olduğu ağır ceza mahkemesi nezdindeki cumhuriyet başsavcısına verilmiş bulunmaktadır. Bunun dışında yasal olarak karara itiraz hakkı başkalarına tanınmamıştır'' denildi.
Orhan İnce haricindeki kişilerin itiraz hakkı bulunmadığı, dosyada müşteki olarak ifadesi yer alan İnce'nin şikayetçi olduğu konunun da dosyanın tamamına dair olmadığının anlaşıldığı kaydedildi.
Kararda, İnce'nin, dosyada şüpheli olarak isimleri geçen Rıza Sarraf, Barış Güler ve Muammer Güler hakkında önce tayinini İstanbul dışındaki illere çıkarttıkları, akabinde de meslekten ihraç edildiği gerekçesiyle şikayetçi olduğu hatırlatılarak, şu ifadelere yer verildi:
"Öncelikle Muammer Güler'in milletvekili olması nedeniyle hakkındaki soruşturma dosyasının Türkiye Büyük Millet Meclisi Soruşturma Komisyonu'na gönderildiği, bu hususta cumhuriyet savcılığının soruşturma yetkisi bulunmadığı, böylelikle de Muammer Güler hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmasının hukuken mümkün olmadığı açıktır.
Diğer iki şüpheli Rıza Sarraf ve Barış Güler hakkındaki şikayetin değerlendirilmesinde her iki şüphelinin de müşteki Orhan İnce'nin tayin edilmesi ya da meslekten ihraç edilmesi olayında herhangi bir yetkilerinin bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda her iki şüpheli hakkında da hukuken atfedilecek suç teşkil eden bir eylem bulunmadığı yönündeki kovuşturmaya yer olmadığına dair karar, usul ve yasaya uygundur."
İnce'nin itirazının "takipsizlik kararının usul ve yasaya uygun olduğu" gerekçesiyle esas yönünden reddedildiği belirtilen kararda, İnce dışındaki kişi ve kuruluşların itiraz hakları bulunmadığı için bu kişilerin itirazlarının da usul yönünden reddedildiği kaydedildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Birimi savcılarından Ekrem Aydıner'in yürüttüğü soruşturma kapsamında aralarında iş adamı Rıza Sarraf ile Barış Güler ve Salih Kaan Çağlayan'ın da bulunduğu 53 kişi hakkında verilen takipsizlik kararına, dosyanın tek müştekisi Orhan İnce ile milletvekilleri, bazı kurumlar ve kişiler itiraz etmişti.