ÖNE ÇIKANLAR :
GÜNDEMTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 29 Kasım 2016 Salı 18:37

"Türkiye'nin önünde daima çok fazla alternatif mevcuttur"

"Türkiyenin önünde daima çok fazla alternatif mevcuttur"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Şunu da hiç kimse unutmasın, Türkiye'nin önünde daima çok fazla alternatif mevcuttur. Bu alternatiflerden herhangi birisini değerlendirmek suretiyle, biz yolumuza devam ederiz.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, Avrupa Birliği tarafından bu şekilde tahkir edilmesinin kendilerini üzdüğünü, buna rağmen şu anda Avrupa Birliği defterini henüz kapatmadıklarını belirterek, "Ama karşımızdaki fotoğraf, şimdilik bu konuda olumlu yönde beklentilere kapılmamıza izin vermiyor. Fakat şunu da hiç kimse unutmasın, Türkiye'nin önünde daima çok fazla alternatif mevcuttur. Bu alternatiflerden herhangi birisini değerlendirmek suretiyle, biz yolumuza devam ederiz. Şu anda ifade etmeyi doğru bulmuyorum ama biz bu alternatiflerle görüşmelerimizi devam ettiriyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Küresel Gelecek: İnsan Odaklı, Akıllı Ekonomi" temalı 7. Boğaziçi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu tarihi müktesebat itibarıyla Avrupa, Asya, Afrika merkezli her oluşumun bir parçası olduğunu söyledi.

Avrupa Birliği'nin maalesef bu açık gerçeği göremediğini, görse de kabul edemediği için tam üyelik müzakerelerini yokuşa sürdüğünü ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bütün dostlara sesleniyorum; 53 yıl bu ülkeyi kapısında bekleten bir Avrupa Birliği var. Söylüyorum; sen bulunmaz Hint kumaşı değilsin. Biz öyle de böyle de bu 53 yılı zaten sürdürdük. Dünyada birçok ülkeye, bu tür birçok baskılar yaptınız. Ne oldu bitirdiniz mi? Evelallah Türkiye'yi hiç bitiremezsiniz. Biz kendimize inanıyoruz, dostlarımıza inanıyoruz, kaynaklarımıza da inanıyoruz. Bugün çalıştığımızın iki katı çalışırız, üç katı çalışırız evelallah dünyayı dolaşırken daha fazla dolaşırız ve yine asla boyun eğmeyiz. Bize öyle ideolojik dayatmalarla boyun eğdirmeye çalışanlar kusura bakmasınlar, Türkiye o ülkelerden bir ülke değil. Siz 100 kişi, 200 kişi, 300 mülteci bakamazken, bu ülke kendi sermayesinden, kendi cebinden 3 milyon mülteciyi evelallah barındırıyor, bakıyor. Her şey ortada."

Avrupa Parlamentosu'nun son kararının, yıllardır zaten yaşanılan bu gerçeğin bizzat kendileri tarafından ikrarı olduğunu ifade eden Erdoğan, "Türkiye'nin Avrupa Birliği tarafından bu şekilde tahkir edilmesi, elbette bizi üzmüştür. Buna rağmen şu anda Avrupa Birliği defterini henüz kapatmış değiliz. Ama karşımızdaki fotoğraf, şimdilik bu konuda olumlu yönde beklentilere kapılmamıza izin vermiyor. Fakat şunu da hiç kimse unutmasın, Türkiye'nin önünde daima çok fazla alternatif mevcuttur. Bu alternatiflerden herhangi birisini değerlendirmek suretiyle, biz yolumuza devam ederiz. Şu anda ifade etmeyi doğru bulmuyorum ama biz bu alternatiflerle görüşmelerimizi devam ettiriyoruz." dedi.

- "Utanmadan AB toplantılarına bayrakla geliyorlar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın konuşmasına değinerek, "Aylardır, yıllardır orada da yapılmakta olan görüşmeler var. Hep, sürekli oyalama, oyalama, oyalama... Taktik bu. Ne biliyor musun? 'Siz Kıbrıs'ı tamamen bize verin, hiç bir şeye karışmayın.' diyor. Hedef bu. Dur bakalım, orada bu kadar şehit kanı var. Neyi veriyorsun? Daha da ileri gidiyor. Utanmadan, sıkılmadan, Avrupa Birliği toplantılarına Kıbrıs adasının tamamının içinde yer aldığı bayrakla geliyorlar. Bir defa sizin böyle bir bayrağınız olamaz ki. Burada bir KKTC var. Sen, Güney Kıbrıs Rum Yönetimisin. Kuzeyde de Türk Cumhuriyeti var. Bunu göreceksin. Bu da bir saygısızlıktır. Öyle veya böyle bunu anlayacaklar, öğrenecekler." değerlendirmesinde bulundu.

Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın arayarak, ikili ve çoklu görüşme talebinde bulunduğunu ifade ederek, "Ama artık bu işin çok da fazla uzatılmaması lazım. Bu yılın sonuna kadar bir yere bu konuda da artık varılması lazım. Ama 'bu topraklar bizim olacak, bunun yönetimi tamamen bize ait olacak'... Bu tür şeyler olursa, bu yürümez. Aç tavuk kendini, buğday ambarında sanırmış, bunların yaptığı bu." dedi.

Boğaziçi Zirvesi'nin birçok konunun tartışıldığı, ele alındığı bir oturumlar silsilesi olacağını dile getiren Erdoğan, Türkiye'nin öncülüğünde üye devletlerin, kamu ve özel sektör kuruluşları ile bireylerinin içinde yer alabileceği yeni bir ticari platform kurulmasının düşünülebileceğini söyledi.

Teknolojinin sağladığı kolaylıklar kullanılarak, tamamen elektronik ortamda faaliyet gösterecek bu platformu hayata geçirmek için de tek ihtiyaç olan İslam ve Türk coğrafyasındaki 60 devletin ortak iradesini çok önemsediğini aktaran Erdoğan, mal ve hizmetlerin, standart kodlar aracılığıyla sisteme girileceği bu ticaret platformunda bir araya gelen ülkelerin, en az maliyetle ve en hızlı şekilde birbirleri içindeki her türlü mala ve hizmete ulaşabilmeleri gerektiğini ifade etti.

- "Yerli para ile ithalat-ihracat devreye sokulabilir"

Üye ülkelerin lojistik sistemlerinin entegrasyonu, ortak ödeme sistemi, bu sistemde kullanılacak ortak finans araçları, orta ticaret dili gibi standartlaştırmalarla, mevcut küresel ticari düzenden bağımsız bir yapı inşa etmenin mümkün olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Biz herkesin üzerinde hesap yaptığı böylesine büyük bir coğrafyanın, isterse kendi ekonomik ve ticari alt yapısını oluşturabileceğine inanıyoruz. Çerçevesini çizdiğim bu ticari platform daha büyük bir ekonomik birliğin nüvesini de teşkil edebilir. Esasen, bu tür yeni girişimler, mevcut yapıların alternatifleri olmaktan ziyade, onlara da dinamizm kazandıracak, can suyu işlevi görecek oluşumlar olarak görülmelidir.

Boğaziçi Zirvesi'nde bu tür konuların da enine boyuna tartışılacağına inanıyorum. Nitekim zirve hedeflerinden birinin, Dünya Konseyi olarak ifade edilen Barış Odaklı Küresel Mutabakat Metni'nin ilk adımını atmak olduğunu görmekten memnuniyet duyuyorum. Küresel ve bölgesel iş birliği imkanlarının, tüm boyutlarıyla tartışılacağı zirvenin hayırlı olmasını diliyorum. Yerli para ile ithalat-ihracat olayının da devreye sokulabileceğini unutmamanızı da tekrar hatırlatmak istiyorum."

Zirveye, KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bujar Nishani, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi de katıldı.

Konuşmalar sonrasında UİP Kurucusu Cengiz Özgencil, günün anısına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tablo hediye etti.

KAYNAK:
AA
ETİKETLER:
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER