ANNEDEN DE TEPKİ VAR
Ebru Çolak ile oğlu Tayfun Erdoğan dün iki ayrı televizyon programında menajeri aracılığıyla oğluna 500 bin lira değerinde ev aldığını açıklayan şarkıcı Emrah'a tepki gösterdi.
Çolak, "Emrah giymediği kıyafetlerini oğluna yolluyordu. Tüm servetini ortaya koysa, hakkımı ödeyemez!" dedi.
"ASALAK" SÖZÜNE DAVA
Tayfun Erdoğan ise babası Emrah'ın menajerinin kendisine "Asalak" demesine tepki gösterip "Eğer bu gerçekten babamın lafıysa dava açacağım" dedi.
Erdoğan şöyle konuştu: "İdo'yu Zehra'yı Engincan'ı televizyonda görünce özeniyorum. İyi eğitim alıyorlar. Ben devlet okulunda kendi masraflarımı karşılıyorum."
Emrah'ın Bursa'da yaşayan oğlu Tayfun'un masraflarını karşılayabilmek için baklavacıda garson olarak çalıştığının ortaya çıkması magazin basınında son günlerin en çok konuşulan konularından biri olmuştu.
Haberlerin basında yer almasının ardından Tayfun'un çalıştığı yerden kovulmasının ardından Emrah menajeri aracılığıyla oğluna bugünün değeriyle 500 bin TL para verdiğini açıklamıştı.
Tayfun'un annesi Ebru Çolak ve Tayfun, dün iki ayrı televizyon programına katılarak Emrah'a tepki gösterdi. İşte ikilinin açıklamalarından satır başları:
‘BABASINA DÜŞMAN YETİŞMESİN İSTEDİM'
Beyaz TV'deki ‘Söylemesem Olmaz' programına konuk olan Ebru Çolak şunları söyledi:
"Tayfun içki, sigara içmeyen bana haber vermeden dışarıya çıkmayan bir çocuk. Ben öyle bir çocuk yetiştirdim. Emrah, bir kez teşekkür etmedi. Yedi yaşındayken benim babamın aldığı bisikleti verirken 'Bunu sana baban gönderdi' diye verdim. Hâlâ öyle biliyor belki şimdi öğrenecek."
"Her bayram yastığının altına "Baban getirdi" diye para koyardım. Sırf babasına düşman yetişmesin diye. Ufak bir hediye alır babasının gönderdiğini söylerdim. Ben yine babasıdır diyorum. Kötü olmalarını istemiyorum. Ev konusunda görüştükleri sırada Emrah 'İstanbul'a gelebilirsin ama ailen beni ilgilendirmez' dedi. Haklıdır. Ama kendisi annesine ne kadar düşkünse oğlum bana 5 bin kat daha düşkün. 22 yaşında hâlâ kucağında sevip pışpışlıyorum."
"Emrah bütün servetini önüme serse benim hakkımı ödeyemez. Tayfun Erdoğan ise aynı programda "Babamı seviyorum tabi, kanını canını taşıyorum. Ama kırıldım artık eskisi gibi sevgi kalmadı. Menajeri benim için asalak demiş, eğer gerçekten babamın lafıysa bu dava açacağım. Bunları kabul edemem."
‘BABAMA KIRILDIM'
Emrah'ın kendisinden para istememesi karşılığında feragatname imzalattığı oğlu Tayfun Erdoğan, Kanaltürk'teki ‘2. Sayfa' programda ise şunları anlattı:
"Ev sahibimiz oturduğumuz evi satılığa çıkarınca ben de babamdan evi almak için yardım istedim. Beni İstanbul'a çağırdı. Ertesi gün notere gittik. Öncesinde hastaneye gidip akli dengem yerinde mi raporu aldık. Feragatnameyi imzalamaya mecburdum. O evi almamız gerekiyordu. İki yıllık nafaka ve ev parası için toplam 99 bin lira aldım."
‘SOYADIMI DEĞİŞTİRECEĞİM'
"Her çocuk gibi ben de Emrah'ın filmleri ve şarkılarıyla büyüdüm. Emrah'ın babam olduğunu 5-6 yaşındayken öğrendim. Babamdan hiç istekte bulunmadım. Oyuncakçıya gittiğimizde bana 'İstediğin oyuncağı al' dedi, hiçbirine dokunmadım. Dünyaya bir daha gelsem aynı annenin çocuğu olmak isterdim ama aynı babayı istemezdim."
"Noterdeki imzadan sonra babamın soyadını değiştirmeyi düşündüm. Mahkeme kararıyla annemin soyadını alacağım. Bu olayların suçlusu ben miyim? Ben babamı arayıp feragatname imzalayayım demedim. Babam evi alacağını söyleyince çok mutlu olmuştum."
13 YAŞINDA NÜFUS CÜZDANI
"Nüfus cüzdanım 13 yaşında çıktı. O gece mutluluktan sabaha kadar uyuyamadım. İlk kez kimliğim oluyordu. Annem de çok ağladı. En mutlu olduğum andı. Şimdi en büyük hayalim kendi ayaklarımın üzerinde durup güçlü biri olarak babamın karşısına çıkmak. Çalışıp anneme bir ev almak istiyorum. Babamın bize aldığı evi ise ona geri vereceğim. Ona çok kırgınım. Asalak lafını hak edecek ne yaptım ben. Çok üzgünüm. Bir insan evladına bunu yapar mı?"
‘İDO'YA ZEHRA'YA ÖZENİYORUM'
"İdo'yu Zehra'yı Engincan'ı televizyonlarda görünce onlara özeniyorum. İyi bir hayatları var. İyi eğitim alıyor ve hayatları garanti. Ben özel okulda okumuyorum ki eğitim masraflarım fazla olsun. Devlet okulunda kendi masraflarımı karşılıyorum. Babam babasını küçük yaşta kaybetmiş. 'Baba' diye bir şarkısı var. O şarkıda 'Elime resmini verdiler, bu senin baban dediler' sözlerini beni çok etkiliyor. Gerçekten benim de küçücük bir çocukken elime resim verip 'işte senin baban' demişlerdi. Zaman zaman o şarkıyı dinliyorum."