En son ekranların reyting rekortmeni dizisi Karagül gibi ‘Kavak Yelleri’, ’Bugünün Saraylısı’, ‘Elde Var Hayat’, ‘Bizim Evin Halleri’, ‘Aşk ve Ceza’, ‘Sana Bir Sır Vereceğim’ gibi bir çok başarılı dizinin senaristliğini yapan Erkan Birgören, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
"Türk senaristi ‘Lost’ izleyip ‘Kınalı Kar’ yazan şizofrendir." diyen Birgören, ‘Gökdelen yıkılır’ yazsan, yapımcı ıslak odunla döver. Lost’u benim yazdığımı düşünün. Yapımcı şunları diyecek: Jack-Cenk, Sawyer-Seyfi, Kate-Kezban olsun. Kezban ikisi arasında kalsın. Dizinin ismi Kayıp Aşk olsun. Uçağı boşver. Adayı nereden bulayım, git Şile’de çek." diye konuştu.
İşte Karagül'ün senaristi Erkan Birgören'in verdiği röportajdan bir bölüm
KARAGÜL’ÜN FARKI TRİBÜNE OYNAMAMASI
*Karagül’ün diğer dizilerden farkı ne?
Onu bilsem bir daha yazarım. Karagül’ün farkı samimi, sıcak anlatımı, tribünlere oynamaması. Masallardan çok fazla beslenen bir senarist ekibiyiz, anneannelerimizin hikayelerini Kadriye’den duyabilirsiniz. Masalın bittiği yer dizinin bittiği yerdir. Seyirci ile aynı dili konuşuyoruz.
Anadolu’da 45 yaş üstü ev kadını seyirci kitlesi Karagül’ün başarısının sebebidir. Sosyal medyada Karagül’ün esamesi okunmuyor. Çünkü benim seyircim internetten uzak, tweet nedir bilmez.
LOST’U BEN YAZSAM YAPIMCI “ADAYI NEREDEN BULACAĞIM, GİT ŞİLE’DE ÇEK” DER
* Ülkemizde özgün senaryo yazma sıkıntısı olduğu sizce doğru mu? Sizce neden bizden bir “Lost” çıkmıyor?
Bu cümleyi meslektaşlarıma haksızlık olarak görüyorum. Ortaya çıkan işler bu düşünceyi besliyor. Lost’u benim yazdığımı düşünün. Yapımcı şunu diyecek; “Jack, Cenk, Sawyer, Seyfi, Kate, Kezban olsun, adayı uçağı boşver. Seyfi köyün belalısı olsun, Cenk o köye gelen doktor olsun. Kezban da ikisinin arasında kalsın, bunun da adı Kayıp Aşk olsun. Adayı nereden bulayım, git Şile’de çek.” Bizden bu yüzden Lost çıkmıyor. Yapımcıyı suçlamamak lazım, o da kendince haklı.
TÜRK SİNEMASINDA REGAİB KANDİLİ YOK, AMERİKA’DA KİLİSENİN OLMADIĞI SAHNE YOK
* Hollywood ile neden yarışamıyoruz?
Dünyaya uzaylı indiği zaman mutlaka New York’a iner ve İngilizce konuşur. Nevşehir’e inmiş bir uçan daireden Türkçe konuşan biri çıkınca millet “hadi be” der. Bu bir algı yönetimi. O yaptı ise öyledir diyoruz. Kuyunun dibindeki kurbağa için gökyüzü kuyunun ağzı kadardır.
NAMAZ KILMA SAHNELERİNİ ARTTIRIRSAN ŞERİATÇI DERLER
Türk sinemasında çok az namaz kılan, kurban kesen vardır. Bu tür sahneleri biraz arttırırsan şeriatçı derler, oysa Amerika’da kilisenin olmadığı sahne yoktur. Amerikan filmlerinde mutlaka noel olur, ama bizim Türk sinemasında “bugün de Regaip kandili” denilmez. Piyasayı onlar belirliyor, siz öykünen tarafta kalıyorsunuz. Bu nedenle onlarla yarışamıyoruz.