AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, "Adana'da karşı karşıya kaldığım, müşahede ettiğim olayların demokrasi açısından beni dehşete düşürdüğünü açık bir şekilde söylemeliyim" dedi.
Soylu, partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, seçim kanununda, seçim kurullarının seçimlerin birleştirme tutanaklarında sonuçlanıncaya kadar ara verilmemesi konusundaki emredici bir hükmünün olduğunu belirterek, bunun bugün tartışıldığını söyledi.
"Ben Adana'daki bu seçim şirketini anlayabilmiş değilim. Bu demokrasi, bizim ve Türkiye açısından en temel sıkıntılardan bir tanesidir" diyen Soylu, şunları kaydetti:
"Seçimi kaybedersin, kazanırsın. Biz Sarıçam'da seçimi kaybettik ne yapıyoruz? Kime ne yaptık, kime ne söyledik? Kazanana başarılar dilendi ve yoluna devam ediyor. Burada seçim sonucunun sağlıklı bir şekilde ortaya çıkmasını sağlayan bir anlayışı hep beraber bu millete göstermeliyiz. Bir oyun namusunu ortaya koyabilmeliyiz. Bir taraftan baskı, şiddet ortaya koyacaksın, devletin görevlilerini tehdit edeceksiniz, her türlü tehdidi ortaya koyacaksınız, burada ciddi bir anarşizim söz konusu. Bu anarşizme demokrasinin tahammül edebilmesi mümkün değildir. Ben 2 buçuk 3 gündür Adana'da karşı karşıya kaldığım, müşahede ettiğim olayların demokrasi açısından beni dehşete düşürdüğünü açık bir şekilde söylemeliyim. Türkiye'de 81 vilayet, 950 ilçe var tüm bunlarda seçim kazanan ve kaybeden var. Ama böyle bir baskıyı...İtiraz yapılabilir, sonunda haklı da görülmeyebiliriz ama tüm bunların üzerinde dönüp Adana kamuoyunu baskı altına almak ve 'bu işlerde böyle eğer davranılmazsa biz arkadaşlarımızı sizin üzerinize salarız' diye aleni mesajlar verilmesi hele Büyükşehir Belediye Başkan adayı tarafından ağza alınmayacak derecede sözler ortaya konulması ve mesajlar verilmesi, bunların hiçbirisi siyaset açısından da demokrasi açısından da kabul edilebilir bir şey değildir. Buradan alenen söylüyorum, Adana'da bir seçim şirketi vardır ve bu seçim şirketi Adana sonuçlarını sabote etmektedir. Bunda bugüne kadar kimin ortaya koyduğu eksiklik ve sorumluluk varsa tüm görevlileri Yüksek Seçim Kurulu dahil olmak üzere Adalet Bakanlığı dahil herkesi göreve çağırıyoruz. Bu yanlış bir şeydir, doğru değildir."
Soylu, Adana'nın bu yaşananlara ses çıkarmamasını anlayamadığını anlatarak, şöyle devam etti:
"(MHP Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hüseyin Sözlü) Madem çok başarılı bir büyükşehir belediye başkan adayısın sen senin belediye başkanlığı yaptığın ilçeyi AK Parti kazanacak, Seyhan'ı, Yüreğir'i, Çukurova'yı alamayacaksın kardeşim sen nasıl Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanıyorsun? Nasıl kazanılıyor bu. Hangi aritmetik, hangi matematikle bu kazanılabiliyor. Burada paraleller, CHP, Allah selamet versin Saadet Partisi, öbür taraftan MHP herkes bir araya gelmişler bu seçim şirketi ittifakını ortaya koymaya çalışıyorlar. Bunu AK Parti olarak biz milletimiz adına kabul edemeyiz, böyle bir şey mümkün değildir. Bir oyu, bir vatandaşımızın hangi siyasi partiye verirse versin biz bunu savunmakla mükellefiz. Burada 1980 öncesinin usulleri ile, tehdit ederek, nara atarak, sokaklara taşarak, o MHP'nin bilindik jargonu ile beraber insanları tedirgin edip korkutacağını zannedenler kendilerine başka kapılarda kendilerine yer bulsunlar. Öyle bir şeyi bizim hiçbir şekilde kabul etmemiz mümkün değildir. Burası demokratik bir ülkedir burada her isteyen kişi her istediği yere han kurabilme şansına sahip değildir. Adana'daki bu tabloya özellikle Adana için üzüldüğümü söylemek istiyorum. Burada millet iradesinin sandığa yansımaması ve buradaki manipülasyonların devam etmesi, esas itibariyle bizi ciddi bir şekilde üzmektedir. Benim üzüntüm demokrasi açısından. Vicdanlı hakimler ve seçim kurulu üyeleri var bunlar değerlendirme ortaya koyacaklar. Ama bu kadar pespaye bir ortaklık olamaz. Bu yolsuzluk, haksızlık, usulsüzlük üzerinden bir ortaklıktır bizim bunu kabul edebilmemiz mümkün değildir. O nedenle seçim kurullarını aldığı kararlar sonucu her ne olursa olsun bu konudaki değerlendirme bizim arzumuzdur. Ama bu kadar şaibenin üzerinden eğer bu oylar 150 oy kaydırmalar, 60 oy kaydırmalar, 95 oy kaydırmalar bunlar az değerler değil. Bunlar tesadüfi değerlerdir. Elektrik kesilmesindeki birtakım ortaya çıkan karanlık ilişkiler, bunların tamamı Adana seçimlerini maalesef şaibeli, yüksek şaibeli hale getirmiştir."
Seçimlerin sağlıklı ve olumlu sonuçlanması temennisinde bulunan Soylu, kentte bir seçim şirketi olduğununu unutulmaması gerektiğini ifade etti. "Anormal bir seçim yolsuzluğunu burada baskı ve şiddet ile normalleşme haline döndüren bir anlayış söz konusu. Buna Adana'da demokrasi adına herkesin itiraz etmesi gerekir" diyen Soylu, seçimlerle ilgili sayım ve döküm işlerinin hala sürdüğünü kaydetti.
Soylu, bazı seçim kurullarının itirazlarını reddettiğini anlatarak, oylarının kaydırıldığını üyelerin görmesine rağmen, bazı üyelerin gördüklerine rağmen sandıkların açılmasına ret oyu verdiğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun her yerde "hırsız var" diye gezdiğine işaret eden Soylu, "Şimdi hırsızın kim olduğu net bir şekilde anlaşılıyor. Hırsızlığa müsamaha eden de onu korumaya çalışan da ona yataklık yapan da hırsızdır. Çok yanlış bir şey var Adana'da. İnşallah seçim kurulları, buradaki sağduyulu yöneticiler, milletin vicdanını tatmin edecek adımları atanlar da var; inşallah diğerleri de atarlar. Dikkat edin seçim sonuçlarına ilişkin hiçbir şey söylemiyorlar" dedi.
Soylu, kentte seçim sürecinde yükselen kokunun kendilerini rahatsız ettiğini belirterek, "Burada bir şebeke seçimleri istediği gibi yönetiyor. Bir şirket oluşturulmuş, istediği gibi yönetiyor. Onun için burada inanıyorum ki topyekun, sağduyulu, bu şebekenin ortaya koymuş olduğu bu operasyonu halkın lehine döndürebilecek bir yapıyı oluşturabilmek gerekebilir" diye konuştu.
Soylu, Seyhan ilçesindeki iki seçim kurulunun itirazları kabul ettiğini ve sayımların sürdüğünü, Karaisalı ilçesinde de sayımların devam ettiğini bildirerek Çukurova ilçesinde ise sayım olmadığını kaydetti.
"Adana seçimi Adana'daki seçim cambazlarına bırakılmayacak kadar önemlidir, Türkiye'nin seçimi olduğu kadar" diyen Soylu, şunları kaydetti:
"Burada seçim öncesi bu işleri kuranlar, dizayn edenler, bu seçim cambazları oluşturdukları şebeke ve ortaklıkları ile maalesef Adana seçimi bu hale getirmiş durumda. Ama bizim hukuktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Biz hukuki tüm süreçleri ortaya koymaya çalışıyoruz, onların diliyle de cevap vermiyoruz. Yanlışlar yapıyorlar özellikle MHP, çok yanlış işler yapıyor, bunların tamamı kabul edilebilir bir şey değildir."
Soylu, kentte bir gazetecinin, ajans temsilcisinin "kıyameti kopardığını" bildirerek, "Neden bu ittifak yani, neden böyle yüksek bir ittifak ortaya koyulabiliyor. Bu fotoğrafların tümü yan yana oturtulduğunda maalesef Adana seçimlerinde ciddi bir şaibenin olduğu ortaya çıkıyor" dedi.
Soylu itirazlarının Yüreğir, Çukurova ve Seyhan'ın bir bölgesinde reddedildiğini de ifade ederek, "Biz geçersizler ile ilgili itirazlarımız olduğu için bu itirazlarımızı güncelleyebiliyoruz. Burada çok güçlü bir şaibe var. Sandıkların biz tamamının açılması hususunda tüm değerlendirmelerimizi ortaya koyduk ama buna bugün ciddi bir şekilde blokaj olduğunu görüyoruz. Biz bunu hukukla aşmak istiyoruz, başka ittifaklar da bunu açtırmamak için çaba sarf ediyorlar" şeklinde konuştu.
Soylu, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın düzenlediği basın toplantısına ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:
"Ayıp ya. İnsanda biraz ar damarı olur. Biz seçim kuruluna gidiyoruz oraya koydukları adamlar, seçim kuruluna gitmemize, kendileri her türlü seçim kuruluna gidecek baskıyı yapacaklar, bizim seçim kuruluna gitmemize tahammül edemiyorlar. Hangi baskıdan bahsediyorlar. Yani geceleyin gidecekler baskı yapacaklar, insanları tehdit edecekler. Geceden beri her tarafa gidiyorlar. Biz de gittik, başarılar diledik ve çıktık. Her gittikleri yerde baskı yapıyorlar, insanları tedirgin ediyorlar, her gittikleri yerde oluşturdukları o adamları ile seçim kurullarının etrafını abluka altına almaya çalışıyorlar. Bir taraftan Saadet Partisi'nin üyesinin kararını, bir taraftar hakimlerin kararını değiştiriyorlar. 2009 seçimlerinde bir şekilde bin oy kala sayımın durdurulmasını siz biliyorsunuz. Bunların hepsi kumpas kurulmuş burada, şebeke çalışıyor. Yani ne baskısından bahsediyorlar. Bir valinin, bürokratın seçim kuruluna ne baskısı olabilir. Bunların hepsi maalesef kirli kokuların üzerini örtmek için yapılan hadiselerdir. Bir siyasi partinin yöneticisine böyle 80 öncesi, yani külhan tavırlar ve diğer siyasi partilerin yöneticilerini baskı altına almaya yönelik tavırların hiçbiri yakışmaz, çok ayıp şeylerdir. Ama herkes kendisine yakışanı yapar."
Toplantıya AK Parti Adana Milletvekilleri Necdet Ünüvar, Fatoş Gürkan, Mehmet Şükrü Erdinç ve İl Başkanı Fikret Yeni de katıldı.
(Bitti)