Açıklamada, "Mevzuat hükümleri açık olmasına rağmen mevzuatın olmadığını söyleyerek kamuoyunda Yüksek Seçim Kurulu mevzuat olmadan keyfi oy pusulası basıyor intibaını oluşturacak şekilde hazırlanan dayanaksız raporu anlamak mümkün görülmemiştir. Raporda Yüksek Seçim Kurulunun şikayetler hakkında verdiği kararların bazılarını AGİT/ODIHR SSGH'yı sağladığı yazılıdır. Kurulumuz heyetin istediği tüm bilgi ve belgeleri incelemelerine sunmuştur. Verilmeyen belge reddedilen talep yoktur. Ulaşmak isteyip de ulaşamadıkları hiçbir belge olmamıştır" denildi.
YSK tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle; "Türkiye Cumhuriyeti yetkili makamları tarafından yapılan resmi davetin ardından ve 7-9 Mayıs tarihlerinde yürütülen İhtiyaç Analizi Heyeti’nin tavsiyesine dayanarak, AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu (AGİT/ODIHR) 9 Temmuz’da Sınırlı Seçim Gözlem Heyeti (SSGH) görevlendirmiştir. AGİT/ODIHR SSGH, Büyükelçi Geert-Hinrick Ahrens’in başkanlığında ve Ankara’da yerleşik 13 uzmandan ve ülke genelinde görevlendirilmiş 16 uzun süreli gözlemciden oluşmaktadır. Heyet üyeleri AGİT’in 21 katılımcı Devletinden seçilmiştir. ODIHR’nin benimsediği yöntem ile uyumlu olarak, AGİT/ODIHR SSGH seçim günü faaliyetlerini sistematik veya kapsamlı bir şekilde gözlemleyecektir."
"Bu kapsamda heyet üyeleri bir dizi toplantılar yaptıktan sonra 31 Temmuz 2014 tarihli ara rapor hazırlanmıştır. Raporla ilgili değerlendirilmelerdeki yanlışlıklar hakkında kamuoyunun aydınlatılmasında fayda görülmüştür. Siyasi değerlendirmelere konu alabilecek hususlar kapsam dışı bırakılmıştır. Söz konusu raporda; "Başbakan dahil olmak üzere partiler tarafından gösterilen üç aday Cumhurbaşkanlığı seçiminde birbiri ile yarışacaktır. Bağımsız aday olarak başvuruda bulunan on altı kişi, yirmi parlamento üyesinin gereken desteklerini almadıkları gerekçesiyle Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından kayıtları kabul edilmemiştir." denilmiş ise de; Yüksek Seçim Kuruluna gelen her başvuru kabul edilmiştir. Kabul edilmeyen hiçbir dilekçe yoktur. Kayıtlar vardır ki sayısı bile heyet tarafından bilinmektedir. Kayıt başka başvuranların tümünün Cumhurbaşkanlığı yarışına dahil edilmesi başkadır. Nasıl aday gösterileceği yasalarda belirlenmiş olup, şartları uygun olan 3 adayın katılmaları uygun görülmüş, kayıtları kabul edilen diğer adayların talepleri ise yasalara uygun olmadığından reddedilmiştir."
"Yüksek Seçim Kurulunun başkanlığını yaptığı dört kademeli seçim idaresi şimdiye kadar çoğu görevlerini zamanında yerine getirmiştir. Önceki AGİT/ODIHR tavsiyesine rağmen, Yüksek Seçim Kurulunun ve alt kademe seçim kurullarının toplantıları kamuya kapalı olarak yapılmıştır ve yapılan düzenlemeler ve alınan kararların hepsi kamuoyunca erişilebilir değildir. Partiler seçim yönetiminin tüm düzeylerine kendi temsilcilerini aday göstererek belirlemişse de, yasal kriterleri karşılamadığı gerekçesiyle bir siyasi parti bunun dışında bırakılmıştır." denilmektedir. Yüksek Seçim Kurulu yedi asıl ve dört yedek üyeden oluşur. Üyelerin altısı Yargıtay, beşi Danıştay Genel Kurullarınca kendi üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çoğunluğunun gizli oyu ile seçilir. Ayrıca seçime katılan siyasi partilerden, en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde en çok oy almış dört siyasi parti ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan siyasi partiler, o siyasi parti genel başkanları tarafından yazılı olarak yetki verilmiş olması şartıyla Yüksek Seçim Kurulunda da bir asıl bir yedek temsilci bulundurabilir. Yüksek Seçim Kurulunda ülke seçmeninin yüzde 95’ini temsil eden siyasi partiler temsilci bulundurmaktadır. Parti temsilcileri tüm toplantılara katılma hakkına sahip olup toplantılara katılmakta ve katkı sağlamaktadır. Seçim sistemi içinde seçime katılma hakkına sahip 26 siyasi partinin hangilerinin hangi kurullarda görev alacağı yasalarla düzenlenmiştir. Her kurulda tümünün yer alması mümkün değildir."
"Raporda bu bölümde kastedilen Halkların Demokratik Partisi kurulda temsilci bulundurmakta olup, heyet üyeleriyle yapılan toplantıya katılmıştır. Heyet Yüksek Seçim Kurulu üyelerinin tanıştırmasına rağmen inanmamış, görevlendirme yazı örneği verilmesine rağmen aslı istenmiş partisinden sorgulanmıştır. Bu tavır incitici ve kabul edilemez olmakla birlikte ayrıca ön raporda yer alması anlaşılamamıştır."
"Ülkemizde seçimlerde yarışan da seçimleri yapan yöneten de siyasi partilerdir. Sistem şeffaf ve siyasi partiler merkez alınarak kurulmuştur. Yüksek Seçim Kurulunda ülke seçmeninin yüzde 95’i temsil edilirken, ilçe seçim kurulunun 7 üyesinin 4’ü o ilçede en çok oy alan siyasi parti temsilcilerinden oluşmaktadır. Seçimin kalbi olan sandık kurullarının 7 üyesinin en az 5 tanesi yine siyasi parti temsilcilerinden oluşmaktadır. Asgari toplanma şartları ve eksikliklerin nasıl giderileceği yasalarla belirlenmiştir. 26 siyasi parti müşahit görevlendirme hakkına da sahiptir. Seçimleri izleme ve sandık sonuç tutanaklarını alma hakkına sahiptir."
"...RAPORUN GÜVENİLİRLİĞİNİN SORGULANMASINI GEREKTİRMEKTEDİR"
"Kurul kararları sandık ve ilçelerde çoğunluğu siyasi parti üyeleri olan kurullarda alınmaktadır. Seçmenin yüzde 95’ini temsil eden siyasi parti temsilcilerinin bulunduğu kurulların aldığı kararların kamuoyuna açık olmadığını söylemek doğru olmadığı gibi örnek temsil eden kararlar Yüksek Seçim Kurulu sitesinden yayınlanmaktadır. Yüksek Kurulun kararları ilgililerine tebliğ edildiği gibi siyasi parti temsilcileri tüm evrak ve kararlara ulaşabilmekte örnek alabilmektedir. Seçimin yönetimi yukarıda açıklandığı şekilde olmakla birlikte Halkların Demokratik Partisinin bir Cumhurbaşkanı adayı göstermesine rağmen Yüksek Seçim Kuruluna temsilci atayamadığının açıkça rapora yazılması kurulun temsilci olduğunu bildirmesine rağmen inanılmaması raporun güvenilirliğinin sorgulanmasını gerektirmektedir."
"Raporda Yüksek Seçim Kurulunun basılacak oy pusulasının sayısı ile ilgili kararının net bir yasal temelden yoksun olduğu yazılmıştır. Mahalli idareler seçiminde kaç oy bastırılacağı 2972 sayılı Mahalli İdareler İle Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun’un 18. maddesinin (h) bendinde açıkça belirtilmiştir. 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanununda açık bir hüküm yoktur. Ancak 6271 sayılı Kanun’un 2. maddesinin 5. bendinde; "Bu Kanunda özel hüküm bulunmayan hâllerde 298 sayılı Kanun, 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu, 10/6/1983 tarihli ve 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu, 18/1/1984 tarihli ve 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun, 23/5/1987 tarihli ve 3376 sayılı Anayasa Değişikliklerinin Halkoyuna Sunulması Hakkında Kanun ile bunların ek ve değişikliklerinin bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır." hükmü mevcuttur."
"298 sayılı Kanun’un 14. maddesi oy pusulalarını bastırma görevini Yüksek Seçim Kuruluna vermekle birlikte 14/2. maddesinde oy pusulalarının paketlerinin sayılarına kadar düzenleme yapılmıştır. Yüksek Seçim Kurulunda bu yasal çerçevede sandık sayılara göre ve kararla yasanını verdiği yetkiye göre siyasi parti temsilcilerinin de bulunduğu toplantılarda aldığı kararla sayısı belli oy pusulaları bastırarak siyasi partilerin çoğunlukta olduğu ilçe seçim kurullarına tutanakla gönderilmiştir. Sayılarla ilgili açıklama sitemizde paylaşılmıştır."
"Mevzuat hükümleri açık olmasına rağmen mevzuatın olmadığını söyleyerek kamuoyunda Yüksek Seçim Kurulu mevzuat olmadan keyfi oy pusulası basıyor intibaını oluşturacak şekilde hazırlanan dayanaksız raporu anlamak mümkün görülmemiştir. Raporda Yüksek Seçim Kurulunun şikayetler hakkında verdiği kararların bazılarını AGİT/ODIHR SSGH’yı sağladığı yazılıdır. Kurulumuz heyetin istediği tüm bilgi ve belgeleri incelemelerine sunmuştur. Verilmeyen belge reddedilen talep yoktur. Ulaşmak isteyip de ulaşamadıkları hiçbir belge olmamıştır."
"Kurul çalışması sırasında Kurulumuz üyesi bir siyasi parti temsilcisinin talebi kurulda aynı gün karara bağlanmıştır. Kurul toplantısı sonunda bir adayın reklam filminin 6 saniyelik kısmının mevzuata uygun olmadığı şeklindeki kararın basına yansıması üzerine AGİT/ODIHR SSGH heyet temsilcisi Kurul’a "Biz böyle bir talebin olduğunu ve karar verildiğini neden basından öğreniyoruz" şeklinde haddi aşan beyanda bulunacak kadar belgelere ulaşmışlardır. Heyetin tüm belgelere ulaşabildikleri halde kararların bazılarının kendilerine sağlandığı şeklindeki beyanını da anlamak mümkün olmamıştır." Ön rapordaki hatalı diğer konular AGİT/ODIHR SSGH heyetine ayrıca detaylı olarak bildirilecektir."